Röportaj: Elektrikli Araçlar, Dünya'nın Geleceği Olacak

Çocuklarımıza yaşanabilir bir dünya bırakmak ideali her geçen gün daha zorlaştığını hissediyoruz. Fakat halen umut vaaden yeni gelişmeler olmaya devam ediyor. Şehirdeki hava kirliliğini ve enerji tüketimini azaltacak, şehir yaşamını daha uyumlu ve yaşanabilir hale getirme amacıyla yola çıkan Alba Bisiklet'in Yönetici Ortağı Arınç Yurtkuran ile hem Elektirkli Bisikletleri hem de Karbonsuz Gelecek ideallerini konuştuk.

İyi Okumalar...

Tanımayanlar için Arınç Yurtkuran Kimdir?

1982 Trabzon doğumluyum. Koç Üniversitesi Ekonomi bölümü mezunuyum, daha sonrasında Boğaziçi üniversitesinde finans üzerine yüksek lisans yaptım. Akabinde, yerli ve yabancı birçok bankada sermaye piyasaları üzerine çalıştım. Sonrasında kariyerime nokta koyarak, ALBA’ ya yönetici ortak olarak katıldım. Hali hazırda ALBA içerisinde finans, yatırımcı ilişkileri ve insan kaynaklarından sorumlu ortak olarak çalışmalarıma devam ediyorum. Evli ve 1 çocuk sahibiyim.

Markanızın doğuş hikayesi ve gelecek planlarından bahseder misiniz?

ALBA esasında 2 veya 3 teker mikro araçların elektrikliye dönüştürülmesi fikriyle ortaya çıkmış bir girişim. 4 ortaklı bir şirketiz ve benim dışımdaki ortaklar elektrikli araçların mühendisliği konusunda çalışmış ya da akademik kariyer yapmış kişiler. Dolayısıyla aslında ALBA hikayesi uçtan uca bir mühendislik hikayesi diyebilirim. Fikir olarak çok ufak bir dükkân da doğmuş bu hikâye zaman ilerledikçe bir üretim tesisine evrildi. Dönüştürme fikri ise zaman ilerledikçe, elektrikli bisiklet tasarımı ve üretimine doğru evrildi. Hali hazırda ALBA markalı elektrikli bisikletlerimizin yanında, her mikro aracı elektrikliye dönüştürebildiğimiz dönüşüm kiti seçenekleriyle de sektörde yer alıyoruz. Müşterilerimize sunduğumuz seçenek ve opsiyonlarla onların bu yeni teknolojiye keyif alarak, ulaşımda kolaylık sağlayarak ve düşük maliyetle erişmelerini sağlıyoruz.

Şu an marka değeri olan ve inovasyon anlamında dünyadaki trendleri takip eden, kendini geliştiren ve sektörel gelişmelere göre hızlıca evrilebilen bir şirket konumundayız. Sadece AR-GE çalışmasını yapıp, uçtan uca kurguladığımız kendi ürün ve modellerimizle değil, ihtiyaca göre şekillenen ve proje bazlı üretebilen elektrikli bisikletlerle de esasında sektörel anlamda danışmanlık verebilecek konumdayız. ALBA’nın tabiri caizse temelden sistem içerisinde olması, özellikle literatürü ve dünyayı iyi takip eden bir şirket olması, işin temeli Lİ-Ion batarya paketlemesini de bünyesinde yapması, ALBA’yı sadece bir elektrikli bisiklet üreticisi olmaktan çıkarıyor, bir teknoloji şirketi haline getiriyor. Bu farklı iş kollarındaki yetiler esasında bizim gelecek vizyonumuzla birebir örtüşüyor.

ALBA olarak, elektrikli araçların dünyanın geleceği olduğunu; Türkiye’de ve dünyada hızla gelişmeye devam edeceğini öngörüyoruz. Bu doğrultuda, yüksek kalitede, enerji verimliliğini ön planda tutan yeşil ürünler üretmeye devam edeceğiz. Küresel düzeyde ise mikro mobilite alanında çalışan lider firmalardan biri olup, dünyanın yeşil dönüşümüne katkıda bulunan bir marka olmak istiyoruz.

Karbonsuz Gelecek için Elektrikli Bisikletlerin nasıl bir faydası var?

ALBA olarak biz sektörel farkındalığa yani üzerine çalıştığımız teknolojinin son kullanıcı nezdinde de iyi bilinmesi ve farkındalığının artmasına çok önem veriyoruz. Bu doğrultuda ALBA Akademi adı altında bir farkındalık bölümü açtık kendi web sitemizde. Orda da aslında detaylar halinde veriyoruz ama burada da bahsedeyim; Hava kirliliği ve enerji tüketimi, şehirlerin en büyük problemlerinden bazıları. Elektrikli bisikletler, bu sorunlara sürdürülebilir bir çözüm sunarak şehir yaşamını daha uyumlu ve yaşanabilir hale getiriyor. Elektrikli bisiklet kullanımının yaygınlaşması, şehirlerde enerji tüketiminin azalmasına katkıda bulunuyor. Elektrikli bisikletler, benzinli araçlara göre daha verimli ve temiz bir enerji kaynağı kullanıyor. Bu sayede, şehir yaşamında enerji tüketimi ve hava kirliliği azalıyor. Elektrikli bisikletler ve şehir yaşamının uyumlu birleşimi, karbon emisyonlarının azaltılması, enerji tasarrufu ve daha yaşanabilir şehirler yaratma hedeflerine ulaşmada önemli bir rol oynuyor.

Sizin de bildiğiniz gibi, küresel ısınma ve iklim değişikliği, dünya genelinde ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Karbon salınımının büyük bir bölümü, fosil yakıtlar kullanan motorlu taşıtlardan kaynaklanmaktadır. Elektrikli bisikletler, sıfır emisyonla çalışarak karbon ayak izini önemli ölçüde azaltmaktadır. Bu sayede, şehirlerin hava kalitesi ve yaşam koşulları iyileşmektedir. Elektrikli bisikletler, enerji tüketimini azaltarak sürdürülebilir enerji kullanımını teşvik eder. Elektrikli bisikletlerin şarj edilmesi, güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanabilir. Bu, enerji tüketiminin azalmasına ve enerji kaynaklarının daha verimli kullanılmasına katkıda bulunur. Sonuç olarak, elektrikli bisikletler karbon emisyonlarının azaltılması, enerji tasarrufu ve daha yaşanabilir şehirler yaratma hedeflerine ulaşmada önemli bir rol oynamakta.

AB’nin 2050 Karbon Nötr hedefini gerçekçi buluyor musunuz?

Ebetteki kolay olmayan bir hedef. Ülkelerin genel olarak dikkate alması gereken birçok konu olduğunu düşünüyorum. Enerjinin büyük bir kısmının yenilebilir kaynaklardan kullanılması hedefi çok ciddi bir hedef. Burada sadece elektrik değil hidrojen vb. gibi doğal kaynakların kullanımını çok ciddi anlamda desteklenmesi gerekiyor. Özellikle son yıllarda güneş gibi, rüzgâr gibi yenilebilir enerji kaynaklarında ölçeklenme dolayısıyla maliyet düşüşleri yaşandı. Bu diğer doğal enerji kaynaklarına da olumlu yansırsa, son yıllarda gelişen yeşil ekonomi ve finansman kaynakları hızla büyümeye devam ederse ve devletler bu konuya bir irade koyarak ciddi önem verirse bu hedefin gerçekleşmemesi için bir sebep yok.

Toplumdaki Karbonsuz Gelecek farkındalığını nasıl arttırabiliriz?

Karbonsuz gelecek için farkındalık sektörel ya da belli bir grubun çabalarıyla başarıya ulaşacak bir konu değil. Toplumsal bir bilinç ve çaba gerektirmekte. Dolayısıyla tüm toplumun özellikle reel sektör ve kamu öncülüğünde bilgilendirilmesi gerekiyor. Bizde daha önce de belirttiğim gibi gerek kendi sosyal medyamızda gerekse web sitemiz üzerinde kurguladığımız ALBA Akademi platformundan bu bilinci ve farkındalığı artırmak için çaba gösteriyoruz. Tabi güncel gelişmeler ve trendler, dünya üzerinde kabul gören uygulamalar ve tabi ki güncel regülasyonları da takip etmek koşuluyla. Bu noktada sosyal sorumluluk projeleri de çok önemli. Bu konuda biz de Sürdürülebilirlik Komitemiz de çeşitli fikirler ve farkındalık projeleri üretiyoruz.

Karbonsuz Gelecek için çalışan genç girişimcilere tavsiyeleriniz nelerdir?

Öncelikle literatürü iyi takip etsinler ve yeşil dönüşümle ilgili terimlere hâkim olsunlar. Hem proje bazlı hem de finansman bazlı bir dönüşüm den bahsediyoruz. Dolayısıyla girişim olarak ayakta kalabilmek, hızlıca dönüşüme uyum sağlamaktan geçiyor. Net sıfır emisyon çok uzun bir süreç gibi görünebilir ama proje üreterek karbon nötr hedefiyle hareket etmek değişen dünyada onları farklı kılacaktır. Girişimlerin uzun vadeli en büyük hedefi fark yaratmak olmalı. Güncel regülasyonları ve dünyadaki gelişmeleri takip etsinler. Birleşmiş Milletlerin Sürdürülebilirlik Kalkınma Amaçlarını kendilerine yol haritası olarak alsınlar. Buradaki 17 amaç ve içeriği aslında karbonsuz gelecek için çalışan her genç girişimcinin yaşam rehberi olmalıdır.

Arınç Yurtkuran olarak nasıl bir gelecek hayal ediyorsunuz?

Yenilenebilir enerji temelinde, yeşil dönüşümün evrim geçirerek devam ettiği ve herhangi bir ürünün üretimden son kullanıcının önüne gidene kadar ki iş akışının tamamen “yeşil iş” temasında oluşturulduğu bir dünya hayal ediyoruz biz ALBA paydaşları olarak. Burada yüksek verimlilik hedefleriyle, enerji tüketimini azaltan işlerin yanı sıra atık ve kirlilik oluşumunu en aza indiren bir sektörel farkındalık hayal ediyoruz. ALBA’nın uzun vadeli planı tabii ki yukarda da en başta da söylediğim gibi bu yeşil dönüşümün odağında, lider bir marka olmak.

Volkan ARGIN

KarbonsuzGelecek.com